“Z kuşağına hitap ederken sade, samimi ve fayda odaklı bir iletişim dili tercih ediyor, onların iç görülerini ürün ve iletişim stratejimizin merkezine yerleştiriyoruz.”
Yeni nesil, klasik birikim yöntemlerinden farklı olarak anlık faydaya, dijital kolaylığa ve sosyal etkiye öncelik veriyor.
Bu kuşağın finansal motivasyonu yalnızca geleceğe yatırım yapmak değil; aynı zamanda şimdiye de anlam katmak. Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) gibi uzun vadeli sistemler bu kuşak için somutlaştırılabilir faydalar, ek avantajlar ve dijitalleşmiş deneyimlerle desteklendiğinde çok daha cazip hale geliyor. Garanti BBVA Emeklilik olarak; BES ve 18 yaş altı BES ürünümüz ile bu kitleye hitap ediyoruz. %30 devlet katkısı, fon getirisi, temlik ve kısmi çekiş gibi yeniliklerle cazibesi oldukça artan BES, genç yetişkinlerin iş hayatlarında elde edecekleri emekliliğin yanında ikinci bir emeklilik hakkını başlatması için önemli bir fırsat haline geldi. Artan fon çeşitliliği ve gelişen fon yönetim modelleri ile sadece bir birikim değil aynı zamanda yatırım aracı olarak gördüğü ilgi de her geçen gün büyüyor. Hayatın koşturması arasında şubeye gitmeye vakit bulamayan veya buna vakit ayırmak istemeyenlere de uzun zamandır Garanti BBVA Mobil’den Bireysel Emeklilik Sözleşmesi başlatma imkânı tanıyoruz. Sadece genç yetişkinler değil, ebeveynler de çocukları için 2022’den beri Mobil’den birkaç dakika içerisinde sözleşme yaptırabiliyor, çocukları için bugünden birikim yapmaya başlayabiliyorlar. Böylece %30 devlet katkısı, fon getirisi gibi diğer yatırım araçlarında bulunmayan avantajlarla tasarruf yapabiliyorlar.
Türkiye, 23 milyonun üzerinde 18 yaş altı nüfusa sahip şanslı bir ülke. İlerleyen süreçte iş gücüne katılım sağlayacak, kazandığı para ile birikim yapacak müthiş bir potansiyeli var. Önümüzdeki dönemde hem sektörün gelişmesi hem ülke ekonomisinin kalkınması için sisteme daha çok genci dahil etmek önemli olacak. Gençlerimizin ilerleyen dönemlerde daha güçlü olabilmeleri için geleceklerine yatırım yapmalarını desteklemek büyük önem taşıyor. Örneğin, 8 yaşında sisteme giren bir çocuk, 10 yıl sistemde kalıp, 18 yaşına geldiğinde devlet katkısının yüzde 60’ını hak etmiş oluyor. 18 yaş bu açıdan önemli bir dönüm noktası. Eğer eğitim öğretim masrafları için değerlendirmek istenirse de BES önemli bir fayda sağlıyor. Eğitim için kullanmak istemezlerse para biriktirmeye devam edebiliyor ve birikimlerini başka bir gereksinimleri için de kullanabiliyorlar. Çocuklar ve gençler sisteme ne kadar erken girerlerse, sistemin avantajlarından o kadar fazla yararlanabiliyorlar. Bu nedenle de önceliğimiz bu faydaları onlara aktarmak.
Z kuşağı doğrudan dijital çağın için doğmuş, bilgiye anında ulaşabilen, farkındalığı yüksek, hızlı etkileşim bekleyen ve özellikle anlam arayışında olan bir profil ile karşımıza çıkıyor. Biz de kuşağa hitap ederken sade, samimi ve fayda odaklı bir iletişim dili tercih ediyor, onların iç görülerini ürün ve iletişim stratejimizin merkezine yerleştiriyoruz. Üstelik bu kuşak sanıldığının aksine, para yönetimi konusunda oldukça bilinçli. Gündemi takip ediyor ve yeni fırsatları kovalıyorlar. O yüzden bu kuşağa BES ve 18 yaş altı BES’i anlatırken bu ürünleri yalnızca bir birikim değil; yatırım aracı olarak da konumlandırıyoruz.
Sistemde hisse senedi, döviz, bono, altın, gümüş gibi birbirinden farklı enstrümana yatırım yapan fonlar olduğunu ve bu fonlar doğru yönetildiğinde getirinin oldukça tatmin edici boyutlara ulaşabileceğinden sık sık söz ediyoruz. Bu kuşağın anlam arayışı ve bağ kurma ihtiyacını da göz ardı etmemek gerekiyor. BES’in somut faydalarını anlatarak BES’i her zaman geleceğe yapılan anlamlı bir yatırım olarak göstermeyi hedefliyoruz. Bununla birlikte çocukların ve gençlerin gündeminde yer bulan okula dönüş, ara tatil, karne gibi dönemlerde onların ihtiyaç ve isteklerine hitap edebilecek kampanyalar düzenliyoruz. BES gibi uzun vadeli finansal planlama araçlarımızla gençlerin geleceğe sağlam adımlarla ilerlemesini sağlamanın yanı sıra bankamız genç bankacılığına özel ürün ve hizmetleriyle de gençlerin finansal ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunmayı hedefliyor. 18-25 yaş arasındaki gençlere özel olarak tasarlanan Bonus Genç kredi kartı, harcadıkça kazandıran kampanyalarına ek olarak gençleri kart ücretinden de muaf tutuyor, gençlerin bütçesine destek oluyor. Ayrıca gençler Bonus Genç Paracard ile dünyanın her yerinde güvenle alışveriş yapabiliyor, Bonus Program Ortağı iş yerlerinde ekstra bonus kazanarak avantajlı alışverişin keyfini çıkarabiliyorlar. Diğer yandan Bonus Genç’in her ay yenilenen kampanyaları ile de restorandan kırtasiyeye, giyimden oyun harcamalarına varan avantajlardan faydalanabiliyorlar.
Genç yetişkinleri sisteme kazandırmada en büyük etken, bu sistemin sadece bir emeklilik sistemi olmadığını, birikim yapmak ve yatırıma değer katmak için avantajlı bir yapı olduğunu anlatmak. Her zaman söylüyoruz, eğer yeterli oranda birikim yapar, eline geçen toplu paraların en azından bir kısmını birikimlerine ekler ve birikimlerini doğru fonlarda değerlendirirlerse hayallerini gerçekleştirmek için gerekli finansal desteği bu sistemde bulabilirler. Bizim sektör olarak sistemi ve sağladığı alternatifleri doğru anlatmamız büyük önem taşıyor.
Çocukları sisteme kazandırmanın yolu ise ebeveynlerinden geçiyor. Zaten 18 yaş altı BES hayatımıza girdiğinden beri ülkemizde ebeveynlerin çocukları için tasarruf yapma motivasyonunun oldukça yüksek olduğunu görüyoruz. Kendileri için sözleşme başlatan anne-babaların çok büyük bir kısmının çocuklarına da sözleşme başlattığını, çocuklarının sözleşmesine daha büyük tutarda katkı payı yatırdığını ve daha az cayma eğiliminde olduğunu görmek bizi mutlu ediyor. Ama tabii ki en önemlisi bu gençlerin 18 yaşına geldiğinde de sistemde kalmaya devam etmesi, birikimlerini sistemin avantajlarıyla büyütmesi, gelecekte hayalindeki işi kurma, ilk arabasını alma, istediği eve sahip olma gibi adımlarında onlara destek saylayabilecek bu araçtan faydalanabilmesi. Bunun için erken yaştan itibaren finansal okuryazarlığı aşılamak önemli bir etken. Para biriktirmenin mantığını doğru anlatabilirsek çocuk ve gençlerin gelecekleri için tasarruf yapma motivasyonları artacaktır. Bu anlamda sektör olarak en önemli görevimiz onları sistemde kalmaya teşvik etmek, daha iyi bir hizmet sunmak, deneyimlerini her geçen gün iyileştirmek ve her zaman avantajlı ürünler sunmak.