Image

“Sürpriz gelişmeler dışında 2016, sigorta şirketleri açısından sürdürülebilir büyümenin önem taşıdığı bir yıl oldu”

Karayolları Trafik Kanunu’nda yapılan değişiklikler, trafik sigortası üzerinde olumlu etkiler yaratarak 2016 yılına damga vurdu diyebiliriz.


Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte trafik sigortalarında fiyat artışı hızını kesti ve yönünü indirime çevirdi.

Bu yılın elbette tüm Türkiye için en önemli gelişmesi 15 Temmuz darbe girişimi ve bunun sosyal ve ekonomik hayat üzerinde yarattığı etkiler oldu. Girişimin neden olduğu ekonomik daralmanın sigorta sektörünün büyümesi üzerinde de bir baskı oluşturacağını düşünüyoruz.

Söz konusu sürpriz gelişmeler dışında 2016, sigorta şirketleri açısından sürdürülebilir büyümenin önem taşıdığı bir yıl oldu. Ekim 2016 itibarıyla hayat dışı sigorta sektörü 28,4 milyar TL prim üretimi ve yüzde 32,5 büyüme oranına ulaşarak başarılı bir performans gösterdi. Bu yüksek büyüme oranına ulaşılmasında en büyük katkıyı trafik branşının verdiğini söyleyebiliriz.

Büyümenin yanı sıra 2016 yılında sektörün kârlılık rakamlarında da önemli oranda bir iyileşme olduğunu gözlemliyoruz. Trafik branşının büyüme üzerinde olduğu gibi kârlılık üzerinde de belirleyici rolü bulunuyor. Dolayısıyla sektördeki bu göreceli iyileşmenin büyük ölçüde trafik branşından kaynaklandığını söyleyebiliriz. Trafik branşında teknik kârlılık olarak hâlâ ciddi sıkıntı olsa da gerek geçen senenin ikinci yarısı ile başlayan fiyat artışlarının olumlu etkisi, gerekse şirketlerin rezervlemede kullandıkları kademeli geçiş yöntemi ile gelen rahatlama ile geçen seneye kıyasla daha iyi sonuçlar olduğunu görüyoruz. Kasko branşı, geçen seneye benzer şekilde teknik olarak kârlı, fakat kâr marjı düşük seviyelerde. Sağlık branşında ise beklendiği üzere yaz aylarının üçüncü çeyrek sonuçlarındaki olumlu etkisine rağmen, ilk 9 ay toplamına baktığımızda teknik kârlılık olarak sınırda durduğunu görüyoruz. Terör hasarlarının ise özellikle yangın branşında teknik kârlılık üzerinde ciddi baskı yarattığını söyleyebiliriz.

Allianz Türkiye olarak hayat dışı sigorta sektörünün 2016 yılını 35-36 milyar TL prim hacmine ulaşarak yüzde 30-31 dolaylarında bir büyüme ile kapatacağını tahmin ediyoruz. Yıl boyunca yaşanan sürprizlere karşın sigorta sektörünün genel performansının iyi sürdüğünü söyleyebiliriz.

Allianz Türkiye’nin ise yılı 5,5 milyar TL’nin üzerine çıkan bir üretim ve yüzde 40 civarında bir büyüme ile kapatacağını öngörüyoruz. Kârlılık özelinde baktığımızda, geçen senelerde olduğu gibi hedefimizin üzerinde bir noktada yılı tamamlayarak sürdürülebilir kârlı büyüme stratejimiz doğrultusunda ilerleyeceğiz.

Mevcut üretim rakamlarımızı değerlendirdiğimizde Ekim sonu itibarıyla 4,7 milyar TL prim hacmine ve yüzde 49,6 ile sektörün 17 puan üzerinde büyümeyle yüzde 16,5 oranında pazar payına sahibiz. Kârlılık anlamında ise sektöre liderlik ettiğimizi söyleyebiliriz. Üçüncü çeyrek sonunda sektörün toplam net kârı 592 milyon TL iken, Allianz olarak 318 milyon TL net kâra ulaştık.

Yılın üçüncü çeyreği itibarıyla kârımızı yatırım gelirleri ve hemen hemen tüm branşlarda elde ettiğimiz teknik kâr ile destekliyoruz. Sadece yangın branşında sektörün tamamına etki eden terör hasarlarından ötürü bu yıla mahsus bir kötüleşme olduğunu ifade edebiliriz.

Sürdürülebilir kârlılık, müşteri odaklı yaklaşımımız, dengeli portföyümüz ve farklı segmentlere çoklu satış kanalları üzerinden güçlü teknik altyapımızla ulaşabilmemize dayanan stratejimiz sayesinde bu yıl sürdürdüğümüz performansı, yılın geri kalanına da taşımayı hedefliyoruz.