''Değişen tüketim ihtiyacına yönelik çözümler sunmak gerekiyor ve sigorta sektörü de bu anlamda müşterilerine farklı çözümler sunuyor''

Küresel ölçekte bir dönüşüm yaşanıyor. Jenerasyonlar ve teknolojik olanaklar değiştikçe trendler, tüketim ve ihtiyaçlar da dönüşüyor. Artık hepimizin konuştuğu Y ve Z kuşağının ihtiyaçları, bundan 10 yıl öncesiyle aynı değil. Tüm sektörler de bu yeni düzene uygun çözümler buluyor, yeni iş modelleri gelişiyor. Bugün neredeyse hiçbir taşınmazı olmayan AirBnb’nin piyasa değeri 73 milyar dolar.

Aynı şekilde Uber’in market değeri ise 54 milyar dolar2. Özetle, değişen tüketim ihtiyacına yönelik çözümler sunmak gerekiyor ve sigorta sektörü de bu anlamda müşterilerine farklı çözümler sunuyor.

Sigortacılıktaki modüler ürünler sayesinde tüketiciler ihtiyaçlarına uygun sigorta poliçesini kendisi oluşturabiliyor. Burada önemli olan müşterilerin ihtiyaçlarını ve risklerini doğru belirlemesi ve buna uygun çözüm arayışına girmesi. Burada yine biz sigortacılara önemli bir görev düşüyor çünkü müşterilerimizi doğru yönlendirmeliyiz. Örneğin, özel sağlık sigortasında tercih edilmemiş olan bir teminat, herhangi bir hastalık durumunda çok gerekli bir hale gelebilir. Bu durumda sigortalı mağdur olurken sigorta şirketi de müşterisinin risk yönetimini doğru yapmamış oluyor. Modüler ürünler prensipte fiyat avantajı sağlasa da uygulamada bu avantaj her zaman gerçekleşemiyor. Bu yüzden ürün yelpazesini geniş tutup ihtiyaçlar paralelinde ürün geliştirmeye odaklanmayı tercih ediyoruz. Burada en büyük sorumluluklardan biri de acentelere düşüyor. Acentelerimiz doğrudan temas halinde oldukları müşterilerini dinleyip, onların ihtiyaçları özelinde fayda sağlayacak optimum ürünü sunarak müşteri memnuniyeti sağlama konusunda çok önemli bir role sahipler. Genel olarak tüm sektör olarak modüler ürün sunmaya çalışıyoruz ama burada kârlılık konusu da devreye giriyor. Eğer sistem esnekliği olursa bir ölçüde uygulanabilir. Sigorta penetrasyonunun daha yüksek olduğu ülkelerin pazarlarda bu tarz ürünler daha fazla bulunuyor.  

Groupama olarak daha çok sigortalılarımızın ihtiyaç ve bütçesine uygun geniş ürün yelpazesi sunmayı hedefliyoruz. Bu sene ‘Uygun Kasko’ ürünümüzü müşterilerimizin beğenisine sunduk. Uygun kasko ile daha ekonomik bir kasko poliçesi arayışında olan kişileri araçlarını koruma altına alabilecekleri yeni bir kasko ürünüyle tanıştırmayı amaçladık. Yine KOBİ’lere özel olarak sunduğumuz ürünlerde onların ihtiyaçlarına göre teminatlarla poliçeleri şekillendiriyoruz. Bununla birlikte gelecek dönemde de müşterilerimize sunacağımız bireysel ürünlerde teminat seçimine dayalı daha esnek bir yapıya odaklanacağız. Özellikle daha ekonomik seçenekler sunmayı hedefliyoruz. Kurumsal müşterilerimizde ise bu konuda daha geniş bir hareket sahamız olduğunu söyleyebilirim. Şirketin sahip olduğu riskler ve teminatlar daha spesifik olduğu için bu tür poliçeler daha modüler olabiliyor.

Salgın dönemi, son dönemde yaşadığımız üzücü doğal felaketler insanların sigorta konusunda daha fazla bilinçlenmesini sağladı. Risklerin yüksekliği ve bunların maliyetleri kavranınca özellikle sigortanın değeri daha iyi anlaşıldı. Bu yüzden modüler poliçelerde bazı ürünlerin başarı kaydedebileceğini düşünüyoruz. Örneğin sağlık ürünlerinde müşteriler poliçe içeriğini seçmekte belli bir yetkinliğe ve birikime sahipler. Yatarak ya da ayakta tedavi limitlerini değiştirebilir; bazı teminatlardan feragat edebilirler. Sonuçta her birey kendi sağlık ihtiyaçları hakkında daha net bilgiye sahip. Yine son dönemdeki ekonomik dalgalanmalar kasko gibi ürünlerde daha kompakt ürün arayışlarına girdiler. Ancak diğer ürünler için modüler ürünlerin gelişmesi için daha zamana ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. İhtiyaç ve beklentilerin değişimi, sigorta bilinç ve bilgisinin yükselişiyle müşterilerin yanı sıra acenteler de kendilerini bu yönde geliştirecekler. Bu gelişimin yaşanması ancak beklentilerin paralel olmasıyla gerçekleşecek. Modüler ürünler sigortalının ihtiyacının ne olduğunu keşfetmeye dayalı bir yaklaşım gerektirir; acentelerimizle bu yaklaşımı geliştirmeye çalışmalıyız ve biz de bu yönde kendimizi geliştiriyoruz.