Image

''Ülkemizde birçok aracının sadece oto sigortalarına odaklandığını ve oto-dışı sigortalar konusunda yeterli bilgisi olmadığını, dolayısıyla potansiyel sigortalılara konuyu doğru anlatamadığını düşünüyorum''

Yıllardır bahsedilmekte olan sektörün büyütülmesi konusunda maalesef somut adımlar atılamadığı gibi ekonominin zorlu süreçlere girdiği dönemlerde reel büyüme olmuyor.


Sektör, TSB ve SEDDK gibi oyuncular uzun süredir pastanın büyümesi için çaba gösteriyor; ancak enflasyondan arındırılmış reel büyümenin beklenenin çok altında olduğunu söyleyebiliriz. Ürün yapısı, çeşitliliği ve fiyatlandırmalar konusunda sektörün oldukça fazla alternatif ürettiğini söylemek mümkün. TSB ve SEDDK’nın da sektörün önüne açmak için gösterdiği çabalar takdir edilmeli. Ancak tüm bunlara rağmen dünyada yaşanan ekonomik gelişmeler, pandemi süreci ve benzer nedenlerle halkın ekonomik gücünde artış olmadığı da bir gerçek. Sigorta bilincinin tam olarak gelişmediği ülkemizde de gelir seviyesi yeterli olmayan insanlar maalesef sigortayı ikinci plana atmaya devam ediyor. Zorunlu sigortalar olan Trafik Sigortası ve DASK gibi ürünlerde bile penetrasyonun azaldığını söylemek mümkün. Dolayısıyla sektörün reel büyümesi için mutlaka halkın gelir düzeyinde artışlar olması gerektiğini düşünüyorum.

Aslında yukarıda bahsetmiş olduğum açıklamalar bu sorunuz için de geçerli, halkın gelir seviyesinde artış olması ve ekonomik koşulların daha iyiye gitmesi şart. Ancak bunun yanında sektör oyuncularının da mutlaka çaba göstermesi ve geliştirmesi gereken konular var. Sigorta bilincinin artırılması ve halka doğru anlatılması da kritik konulardan biri. Burada da sadece şirketler ve regülatör değil, aynı zamanda aracıların da önemli bir payı var. Ülkemizde birçok aracının sadece oto sigortalarına odaklandığını ve oto-dışı sigortalar konusunda yeterli bilgisi olmadığını, dolayısıyla potansiyel sigortalılara konuyu doğru anlatamadığını düşünüyorum. Sigortalıların ilk irtibata geçtiği acentelerimizden başlayarak; sigorta şirketleri, TSB ve SEDDK’nın sigortanın potansiyel alıcılara doğru aktarılması için aksiyonlar alması gerekiyor. İnsanlar sigortanın bir zorunluluk değil ihtiyaç olduğunu anlamalı. Ülkemizde hala kişilerin poliçe yenilemeleri acenteler tarafından takip edilmekte, oysa kişilerin kendi poliçe vadelerini ve ihtiyaç duydukları teminatları kapsayıp kapsamadığını bilmesi gerek. Bu bilincin de ilkokuldan başlayarak insanlara aktarılması ve hiç olmazsa gelecek nesillerde bu bilincin oluşmasının sağlanması gerekir.