''Sigorta sektöründe podyumun sahibi, insan ilişkileridir''
Anıt Sigorta Genel Müdürü Ümit Kaynar, acentelikte insan ilişkileri üzerine Master Agent’a konuştu.
“Yaz ortasında kar yağması, hasat zamanı da yağmur olması nasıl ortamı negatif olarak zorlarsa, başarılı insan ilişkilerinin olmadığı yerde de işlerin düzgün ve doğru şekilde ilerlemesi mümkün değildir.” diyen Kaynar, şunları söyledi:
“Sigorta, önceden kestirilemeyen risklerin teminatıdır. Sigorta deyince de akla ilk gelen doğal olarak insan olmaktadır. İnsan sahip olduklarını korumak, çoğaltmak ister, sigorta da mevcutları teminat altına alır, türev ürünleriyle de birikimi çoğaltır.
İnsan ilişkilerinin temeli güvene dayanır. Güven ise kazanıldıkça artma eğiliminde olup beraberinde daha fazla güven getirmektedir. Josh Malerman’ın dediği gibi; ‘bir insanı kazanmak zaman meselesi, kaybetmek ise an meselesidir.’
Sigorta sektöründe podyumun sahibi, insan ilişkileridir. İster podyuma taşıdığınız ilişki Houte Couture olup, belli bir kitleye kişi bazında hitap etsin, ister konfeksiyondaki seri üretim gibi geneli ilgilendirsin; acente, podyuma çıkarttığı ilişkilerin seviyesini, kalitesini ve beklentilerini çok iyi belirlemelidir.
İnsan ilişkilerinde, konuşmalarımızın ses rengi ve tonlamaları hem yanlış anlaşılmaları tetikleyici hem de çatışmalara neden olabilecek sihirli güçlere sahiptir. Bu sihri pozitif yönde kullanmak gereklidir.
Ayrıca ilişkilerde sabır ve tolerans ateşin üzerinde unutulmuş düdüklü tencere gibidir ve önlem alınmazsa mutlaka patlayacaktır. Sabırlı olmalı tolerans göstermeli ancak bunları da yerinde ve kararınca yapmalıyız.”
Hem satış öncesi hem satış sonrası olmak üzere insan ilişkilerini en doğru ve şeffaf şekilde yönetmek için ip uçları da veren Kaynar;
“Algoritma denilen şey sadece rakamlardan oluşup, bizi anlamaz ve kim olduğumuzla ilgilenmez, bu nedenle insan ilişkilerinin algoritması da sadece sayılardan meydana gelmemelidir. Acente, sigortalısını çok iyi tanımalı ve anlamalıdır. Böyle olduğunda oluşacak rezonans ile benzer olan durumlar birbirini çekecek acentesi de sigortalısını daha iyi anlar ve ikna edebilir hale gelecektir.
Biz; insan ilişkileri yönetiminde farklıyız diyor ve buna inanıyoruz. Farklı olduğumuz konular sunduğumuz ürünler değil, ürünlerimizi sunuş şekil ve servisimiz. Butik bir sigorta acentesi hizmeti sunmaya çalışıyoruz. İnsan ilişkileri adına yol haritamız hatta haritalarımız mevcut. Haritalarımızda ki en büyük farklılık ise navigasyon sistemimizi tek seslilikten çok sesliliğe dönüştürmemiz, monologlarımızı diyaloglara dönüştürebilme becerilerimiz.
İnsan ilişkilerinin doğru ve şeffaf yönetimi için gereken en önemli şartlar aslında bilmek, istemek, cesaret edebilmek ayrıca yerinde ve zamanında susmayı bilmekten meydana gelmektedir. Şems’in dediği gibi; ‘bazen susmak gerekir, duymak için…’
Navigasyonumuzda sadece bizim değil sigortalılarımızın da seslerinin olmasını arzu ediyoruz çünkü herkesin bu dünyada dinlemeye layık bir hayat hikayesi vardır ve hiç olmadık anda tek bir cümle hayatımızın akışını değiştirebilir. Her insan özünde bir kitap gibidir, eğer okumasını bilirseniz.
Ayrıca insan ilişkilerimizi her daim optimize ediyoruz. Yani yaşamımızda mutlak olması gerekenleri koruyor, var olan ancak yetersiz olanları iyileştiriyor, geliştiriyor, negatif enerjisi ile zamanımızı, hatalı işlemleriyle cebimizi eksiltenleri de çıkartıyoruz ki yenilere yol açılabilsin!
Özetle; olmazsa olmazlarımız, olmasa da olurlarımız ve olmaması gerekenlerimizi elden geldiğince iyi belirlemeye çalışıyoruz.
Ve hep en güzel şeylerimizi sadece olası misafirlerimiz ve yarınlar için saklamıyor anda paylaşıyoruz. Bizimde aslın da bu evrende bir misafir olduğumuz gerçeğini yadsımamak adına!.. Ayrıca farkındalığımız satırları değil de satır aralarını okumamızdan kaynaklanıyor!” dedi. Kaynar, ayrıca şunları kaydetti:
Müşteri, gölgesi bu diyarlardan asla eksilmesin dediğimiz velinimetimizdir
“Müşteri velinimetimizdir deyişi, genelde müşteri her zaman haklıdır ifadesi için kullanılır. Ancak bizim velinimetten algıladığımız TDK’daki anlamı şeklindedir.
İnsan olgusunun içinde bulunduğu her ortamda mutlaka, hata, yanılma payı, yanlış anlama, ve buna benzer öğeler var olacağı için sigortalılarımızın da doğal olarak her an haklı olması ne mümkün ne de kabul edilebilirdir! bu bağlamda bizim için sigortalılarımız her zaman haklı değil ama her zaman değerlidir! ve onlar olmadan faaliyetlerimizin devamı mümkün olamaz! bizim müşteri memnuniyeti odağımız işte bu şekilde özetlenebilir. Bizim için müşteri paha biçilemez bir değerdir. Şöyle ki; çok asabi bir müşteriniz ile sabretmeyi, ömür törpüsü gibi olan müşterinizle şükretmeyi öğrenebilirsiniz. Öte yandan kendi yaşamından aktaracağı yol hikayeleri ile yaşamınızda hem iç dünyanızda hem de başkalarının hayatları adına ışık yakmasını sağlayabilirler. Hatta görgü ve kumaş kalitesi yüksek olanla adap ve görgünüzü ilerletebilir, sıcacık sade bir tebessümü olanla yaşama umutla bakabilme şansınızı da yaratabilirsiniz.
Özetle; mutluluk, iyi insanla gelir, tecrübe kötü insan ile kazanılır, yaşam dersini yanlış insan öğretir ve mükemmel olanı da yaşamınızda iz bırakır.
Müşteri memnuniyetimizin önemli bir halkası da mevcut olanlara verdiğimiz değerden asla taviz vermememizdir. Hiçbir müşteri çantada keklik değildir. İlk günkü ilgi ve alakayı her servis alışında da hak etmektedir.
Bizlerde bu nedenle körler pazarında ayna satanlardan olmamak adına hem yeni dönem satış teknikleri hem de mevcut kaliteli geçmiş dönem tecrübelerimizle servis sunmaya devam ediyoruz.
Başkalarına kaymağın ne kadar güzel ve lezzetli olduğundan bahsedip sahip oldukları sütün yağını alarak sadece kendilerine saklayanlar gibi de asla davranmıyoruz! Biliyoruz ki insan vücudu kişinin aklından geçenlerin reklamını yapan ışıklı bir reklam panosu gibidir.
İlişkilerimiz de eğer bir sorun varsa asla bunu da göz ardı etmeden çözüm odaklı davranışlar sergiliyoruz. Neden mi? biliyoruz ki; bir deniz topunu sürekli suyun altında tutmak çok büyük bir enerji gerektirir ama deniz topu eninde sonunda sudan dışarı fırlama eğilimi gösterecektir. İşte sorunlar büyümeden çözüm bulmak taraflar için en güzel yoldur.
Ayrıca dürüstlük vazgeçilmezimiz çünkü insanoğlunun entelektüel dürüstlüğe ulaşması için öncelikle doğal sahtekarlık eğilimini yenmesi gerektiği bilincindeyiz.”