Sigortacılık Genel Müdür Yardımcısı Murat Kayacı BES’le ilgili gelişmeleri paylaştı
Sigortacılık Genel Müdür Yardımcısı Murat Kayacı BES’le ilgili gelişmeleri paylaştı

Sigortacılık Genel Müdür Yardımcısı Murat Kayacı BES’le ilgili gelişmeleri paylaştı

Emeklilik Gözetim Merkezi ve Habertürk TV’nin "Emekliliğiniz İçin Buluşuyoruz, Türkiye BES'leniyor" projesi kapsamında Gebze Ticaret Odası’nda düzenlediği panelde sektörün önde gelen temsilcileri buluştu. Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu, Otomatik Katılım’la ilgili 2017 yılına ait araştırmanın sonuçlarını paylaştı. Eroğlu, ‘‘2017 yılında Otomatik Katılım sistemine dahil olanların yarısı sistemde kaldı’’ dedi.

Emeklilik Gözetim Merkezi ve Habertürk TV ev sahipliğinde gerçekleştirilen panelde, Sigortacılık Genel Müdür Yardımcısı Murat Kayacı, TSB Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu ve Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler sektörü değerlendirdi. Bireysel Emeklilik ve Otomatik Katılım sistemlerinin faydaları ile bireysel tasarruflara ve yatırımlara ilişkin görüşler kamuoyuyla paylaşıldı.

‘‘Bu sistemi desteklemekteki amacımız; tasarruf seviyesini artırmak’’

Hazine Müsteşarlığı’nın gözünden Otomatik Katılım sistemini ve sistemde son bir yılda yapılan değişiklikleri değerlendiren Sigortacılık Genel Müdür Yardımcısı Murat Kayacı, ‘‘Sadece Türkiye’ye değil, tüm dünya ülkelerine baktığımız zaman böyle bir sisteme ihtiyaç olduğunu görüyoruz. Diğer ülkelerde de sosyal güvenlik sistemini destekleyen özel emeklilik sistemleri var. Bu sistemin tek bir amacı var, o da; yaşlılığımızda rahat bir emeklilik geçirmek için sosyal güvenlik sisteminden elde ettiğimiz geliri desteklemek. Özel emeklilik sisteminin bizim ülkemiz açısından önemi, tasarruf seviyesini arttırmamızdan geçiyor. Kamu ve devlet olarak bu sistemi desteklemekteki amacımız; tasarruf seviyesini artırmak. Devletimiz de bu sisteme ciddi anlamda katkı sağlıyor’’ dedi. Bir yılını dolduran Otomatik Katılım sistemiyle ilgili de görüşlerini paylaşan Kayacı, ‘‘Sisteme katılımlar belli bir takvime göre gerçekleşiyor. İlk turun sonuçlarını iyice gözlemleyip, ondan sonraki süreçte sistemde kaç kişinin kaldığı ve rakamları değerlendirmek gerekiyor’’ dedi.

‘‘İngiltere’nin 5 yılda yaptığını, 5 ayda yaptık’’

Otomatik Katılım’la ilgili yaptırdıkları araştırmanın sonuçlarına değinen TSB Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu, ‘‘Otomatik Katılım, dünyada uygulaması olan bir sistem. Genelde dünyadaki modellere baktığımızda Türkiye’deki sistemin biraz ayrıştığını görüyoruz. Diğer ülkelerde uygulanan sistem, ağırlıkla zorunluluk temeli üzerine kuruluyor. Bazı ülkelerde de bizde olduğu gibi gönüllülük esasına dayanıyor. İşveren katkısı gibi çeşitli katkılar var. Bizim ülkemizde uygulanan sistemde ise işveren katkısı yok, ancak yüzde 25 devlet katkısı gibi eşi benzeri olmayan cömert katkıların olduğu bir sistem. Sistemin başlangıcından bu yana sistemden ayrılanların neden ayrıldıklarına ilişkin bir kamuoyu araştırması yaptırdık. Yaptığımız araştırmalarla gördük ki, sistemin özellikleri yeterince bilinmiyor. Yüzde 53 civarında bir sistemden cayma yaşanmış. Bu oranın olumlu ya da olumsuz olduğu nereden baktığınıza göre değişir. İhtiyari bir sistem olduğu ve işveren katkısı olmadığı için bu rakam oldukça iyi. İnsanlar bilerek ve isteyerek yüzde 47 oranında sistemde kaldılar. Bu uygulama ile İngiltere’nin 5 yılda yaptığını, biz 5 ayda yaptık. Araştırma sonuçlarından çıkan önemli bir sonuç da sisteme dahil olan, sistemden çıkan ve henüz sisteme dahil edilmemiş 3 grup çalışanlarda temel bilgi, devlet katkısı. Devlet katkısı, basit ve anlaşılır olduğundan vatandaş gözünde iyi algılanmış. Bilinmeyen nokta ise; cayma süresiyle ilgili yanlış algı’’’ dedi.

‘‘İşveren katkısıyla sistem desteklenmeli’’

Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler ise, ‘‘Çalışanlarımızın geleceği, refahı ve hayat standartlarını yükseltmek için BES’e dahil olmaları önem taşıyor. Biz de Oda olarak sistemle ilgili üyelerimizi bilgilendirmek zorundayız. İleriye dönük baktığımız zaman yaşam tarzlarımızın değiştiğini, hayat standardımızın yükseldiğini görüyoruz. Bu tasarrufları bugünden yapmazsak, o yaşam tarzına ulaşmamız mümkün değil. Ülkemizin gelişmesine katkı sağlamak istiyorsak, uzun vadede ülkenin gelişmesi de bu tasarruf yolundan geçer. Tüm bunların dışında işveren katkısıyla da sistem desteklenmeli’’ dedi.