“Bir ülkedeki tasarruf oranının yüksekliği, o ülkedeki fon edinim maliyetlerinin düşmesine, yatırımların yükselmesine, ülkenin büyümesine ve sonuç olarak bireysel refahın artmasına neden olur”
Bireysel Emeklilik Sistemi devlet katkısının başlamasından önce 2012 yılını 20 milyar TL fon büyüklüğü ile kapatmıştı. Devlet katkısı uygulamasının başladığı 1 Ocak 2013’den bugüne sistemin %288 civarında büyüdüğünü ve 58 Milyar TL fon büyüklüğüne ulaştığını görmekteyiz.
Bireysel Emeklilik Sistemi, tasarruf oranını arttırma konusunda en hassas ve düzgün kurgulanmış sistem olarak hayatımızdaki yerini aldı. Otomatik Katılım Sistemi ile mevcut fon tutarının daha çok büyümesini ve tasarruf açığını kapatma konusunda önemli bir ilerleme sağlanmasını bekliyoruz. BES’e Otomatik Katılım, gerek kesintiler bakımından gerekse sağlanan teşvikler bakımından çok daha avantajlı bir sistem. Katılımcıların da bu avantajların gün geçtikçe daha çok farkına vararak BES’e sahip çıkacaklarına inanıyoruz.
Bir ülkedeki tasarruf oranının yüksekliği, o ülkedeki fon edinim maliyetlerinin düşmesine, yatırımların yükselmesine, ülkenin büyümesine ve sonuç olarak bireysel refahın artmasına neden olur. Tasarruf oranı düştükçe yatırım için daha pahalı finansmanlara ihtiyaç duyarsınız ve bu durum ülkeye cari açık olarak da yansır. Bu açıdan Bireysel Emeklilik Sistemi ülkemizin büyümesi ve kişisel refahın artışı için büyük önem arz etmektedir.
Bireysel emeklilik fonlarının bugün ulaştığı büyüklükler, ülkemiz tasarruflarının içinde çok önemli bir yer tutmaktadır. Emeklilik Yatırım Fonları, içerdikleri finansal ürün yapısıyla ülke ekonomisine ve finansal piyasalara destek olmaktadır. BES öncesi dönemle kıyaslandığında Devlet tahvili ve hisse senedi piyasalarında dalgalanmaların azalması, piyasanın derinleşmesine bireysel emeklilik fonlarının çok önemli bir katkısının olduğu gözlenmektedir. Bankaların mevduat yapısını da destekleyen bireysel emeklilik fonları, banka kredi verme olanaklarını da güçlendirmektedir. BES fonlarının finansal sistemde fiyatlama açısından istikrar getirdiğini ve bu istikrarın artarak devam edeceğini düşünüyorum. BES fonlarının uzun vadeli tasarruflar olması finansal piyasalar için çok önemli. Türkiye’de tasarrufların GSYİH içindeki payı %15 civarında. Bu oranı artırmada Bireysel Emeklilik Sistemi’nin katkısı çok önemlidir. Bu sisteme sahip çıktığımız sürece yatırımlarımız ve finansal istikrarımız artacaktır. Gelişmiş ülkelere baktığımızda BES fonlarının GSYİH’ye oranının çok yukarılarda olduğu görülmektedir. Bu ülkelerden çok sonra Bireysel Emeklilik Sistemini kuran ülkemizde bu oran henüz çok düşük seviyededir. Görüldüğü gibi bu alanda gidilecek daha çok yol vardır. Orandaki artış, emeklilik şirketlerinin büyük sorumlulukları bulunmaktadır. Ülke olarak büyümeyi ve bireysel olarak da refah artışını beraberinde getirecektir.
Bireysel Emeklilik Sistemi insanlara finansal gelecekleri hakkında sorumluluk almaları konusunda yardımcı olmaktadır. Bugün bu sorumluluk hiç olmadığı kadar önemli bir hale gelmiştir. Bir yandan insanların büyük çoğunluğu eski nesillerin hayal bile edemeyecekleri olanaklara sahip olarak çok daha uzun bir emeklilik dönemi düşlerken, diğer yandan emeklilik hedeflerini gerçekleştirmek için yeterince birikim yapma zorunluluğu ortaya çıkmıştır.
Tasarruf alışkanlığı olan bir ülke olmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu bağlamda 1 Ocak 2013’den bu yana Bireysel Emeklilik sistemine giriş yapan her katılımcıya, yatırdığı katkı paylarının %25’i oranında ek devlet katkısı verilmektedir. 1 Ocak 2017 tarihinden sonra hayatımıza giren Otomatik Katılım Sistemi ile de bireylerin ikinci bir emeklilik şansı elde etmelerine olanak sağlanmıştır. Otomatik katılım sisteminin başlaması herkese, emeklilik hayatında kendilerini neler bekleyebileceğini düşündürmüş, rahat bir emeklilik için bugünden yatırım yapmaları gerekliliğini hatırlatmıştır.
Otomatik Katılım sistemi; 45 yaş altı çalışanlar için sisteme girişi zorunlu, çıkışı isteğe bağlı bir uygulamadır. Katılımcılar, ilk iki ay içerisinde hiçbir kesinti ve kayba uğramadan cayma hakkına sahipler. Baştan cayma hakkını kullanmayıp sisteme dahil olanlar da daha sonra istedikleri zaman yine hiç bir kesinti ödemeden sistemden ayrılabilirler. Otomatik Katılım Sistemi’nin hiçbir yerde bulunmayacak avantajları vardır. Burada önemli olan, katılımcılara sistemi anlatmak ve onları sistemin faydalarına inandırarak gelecekleri için tasarruf etmelerini sağlamaktır. Şirket olarak amacımız devlet katkısı gibi avantajlar dışında sunduğumuz ek faydalar ile katılımcıları sistemde tutmak ve sistemin faydalarını anlayacakları süreye sahip olmalarını sağlamaktır.
Halk Emeklilik olarak katılımcıya her kanaldan ulaşarak, sistemin faydaları hakkında bilgi vermeyi kendimize görev edindik. Sosyal medya, Mobil Uygulama, Sesli Yanıt Sistemi ve Kısa Mesaj İşlem Kanalı ile müşterilerimize her kanaldan dokunabiliyor, her an destek olabiliyoruz. Özellikle otomatik katılım konusundaki faaliyetlerimize, sosyal sorumluluk bilinci ile yaklaşarak, katılımcıların sistemin her aşamasında rahat etmesine imkan sağlamaya odaklandık.
