Image

“Kanunlarla düzenlenen Zorunlu Trafik Sigortası sektörümüzde etkin bir şekilde yönetiliyor ama bunun daha da artırılması için üç aydan daha uzun süre trafik poliçesi yaptırmayan araçlar EGM tarafından tespit edilebilir”

Sektör olarak yükselen hasar maliyetlerine karşı enflasyondan daha düşük seviyede prim artışı yaparak tüketicilerin sigorta bütçesini fazla artırmamış görünüyoruz.


Maalesef ekonomik sıkıntıların olduğu dönemlerde ülkemizde sigorta bilincinin de düşük olması sebebiyle insanların vazgeçtiği ilk harcama kalemlerinden biri sigorta oluyor. Aslında sigortaya en çok ihtiyaç duyulan bu dönemlerde zarar gören varlığın yerine yenisini almanın maliyeti arttığı için tasarrufun ve mevcut varlıkları korumanın en güvenilir yolu sigortalatmaktan geçiyor.  Kanunlarla düzenlenen Zorunlu Trafik Sigortası sektörümüzde etkin bir şekilde yönetiliyor. Ama bunun daha da artırılması için üç aydan daha uzun süre trafik poliçesi yaptırmayan araçlar EGM tarafından tespit edilebilir. Bir havuzda toplanan bu araçlara trafik poliçesi düzenlenir, poliçeler ruhsat sahibine ulaştırılabilir ve poliçenin prim ödemesi 30 gün içinde yapılması istenerek aksi durumda ceza uygulanarak primin artışına gidileceği bildirilir. Araç satış işlemlerinde bununla ilgili bir kısıtlama getirilebilir, böylece borcu ödemeden araç satışının yapılması engellenebilir. Örneğin DASK benzer uygulamalar yaparak penetrasyonu artırmayı başardı.

Öte yandan zorunlu olmayan ve araç sahiplerinin vazgeçilmezi olması gereken kasko içinse sigorta bilincinin artması önemli. Bu noktada kamu spotlarının önemli bir etkisi olacağını düşünüyoruz. Böylece kasko poliçesinin nasıl yapıldığı, ne işe yaradığı ve neden olmazsa olmaz olduğu daha açık bir şekilde anlatılabilir.

Bizler kasko ürünlerimizi fiyatlarını farklılaştırmanın ve teminatları çeşitlendirmenin yanı sıra otomobil üreticileriyle yaptığımız iş birlikleriyle güçlendirmeye çalışıyoruz ve yoğun olarak 0-5 yaş aralığında araçlara hitap edebiliyoruz.

AXA olarak müşterilerinin hayatında bir “çözüm ortağı” olmak için çalışıyoruz. Ekonomik koşulların zorlu olduğu dönemlerde çözüm ortaklığı çok daha fazla önem kazanıyor. Kaskoda da her bütçeye uygun ürünler çıkararak araç sahiplerinin teminatsız kalmamasını sağlamayı hedefliyoruz.

Örneğin bu dönemi düşünerek 2018 yılı başında artan maliyetlere karşı sigortalılarımızın daha uygun koşullarda poliçe yaptırabileceği “Tutumlu Kasko” ürünümüzü geliştirdik ve önemli adette sigortalımızın bu ürün sayesinde hiç kasko yaptırmamak yerine bütçesine en uygun kasko korumasından faydalanmasını sağladık.

Kasko poliçesine yüksek prim ödemek istemeyen müşterilerimizin daha düşük maliyetlerle bu ürünleri tercih etmeye başladığını görüyoruz. Önümüzdeki dönemde bu ürünlerin yaygınlığının artacağına ve sigortalı araç oranlarının artacağına inanıyoruz.